İlköğretim okulları, 4’er yıl süreli ilkokul ve
ortaokullardan oluşur. Anayasa’nın 42.maddesinde “İlköğretim, kız ve erkek
bütün vatandaşlar için zorunludur ve Devlet okullarında parasızdır.” hükmü yer
almaktadır. Ancak uygulamada, eğitimin finansmanındaki yetersizlikler nedeniyle
sorunlar yaşanmaktadır.
Eğitimin finansmanı; kapasite kullanımı, kaynak yönetimi
ve verimlilik açısından en sıkıntılı alandır. Dolayısıyla mevcut finansman
sistemi için olumlu değerlendirmeler yapmak güçtür. Kamu kaynaklarının
sınırlılığı ve etkin kullanılamaması nedeniyle, eğitime ayrılan pay, artmasına
rağmen OECD ortalamasının çok gerisinde kalmaktadır. Buna ilaveten, eğitim yatırımlarına ayrılan payın hemen hemen
hiç artmaması durumu daha da kötüleştirmektedir Kamunun merkeziyetçi, tek tipçi
finansman modeli bakış açısı donuklaşmış, sahici olmayan bir eğitim sistemi
ortaya çıkarmaktadır (TEDMEM, 2015).
Anayasanın 42.maddesine göre hazırlanan 222 Sayılı
İlköğretim ve Eğitim Kanununun, “İlköğretimin Gelir, Giderleri ve Planlama”
başlıklı bölümünde yer alan 76.maddede, ilköğretime ait gelir kaynakları şu
şekilde sıralanmaktadır (R.G.2015);
a) Her yıl Devlet gelirlerinin % 3 ünden az olmamak
üzere Devlet bütçesinden yapılacak yardımlar,
b) Özel idare bütçelerine, bu kanun hükümleri
gereğince sağlanacak gelirler hariç ve 1960 mali yılında ilköğretime tahsis
edilen miktardan az olmamak üzere, yıllık gelirlerinin en az % 20 si oranında
konulacak ödenekler…
d) Köy okullarına gelir sağlamak üzere, tahsis
edilen araziden ve okul uygulama bahçesinden elde edilen gelirler hariç köy
bütçelerine her yıl genel gelirlerinin en az % 10 u oranında konulacak
ödenekler,
e)Mahkemelerce hükmolunanlar da dahil olmak üzere bu
Kanuna göre verilecek para cezaları,
f) Gelirleri sıbyan, mahalle tıfıl okullarıyla
medreselere ve diğer ilim müesseselerine tahsis edilmiş bulunan mazbut vakıflar
hasılatından her yıl Vakıflar Genel Müdürlüğünce bütçe ile tesbit edilecek
gelirlerle mütevelliler tarafından idare olunacak vakıflardan ayrılacak
hisseler,
g) İktisadi Devlet Teşekkülleri, özel kurumlar,
dernekler veya hayırsever kimseler tarafından yapılacak her türlü mal, para
bağışları ve vasiyetler, (İşbu bağış ve vasiyetlerle bununla ilgili işlemlerden
resim ve harç alınmaz.) Gelir ve Kurumlar Vergisi yükümlüleri tarafından makbuz
mukabilinde yapılacak para bağışları, yıllık bildirim ile bildirilecek
gelirlerden ve kurum kazançlarından indirilir.
h) Faizler,
i) Hurdaya çıkacak okul eşya ve levazımının, işe
yaramayacağı anlaşıldığından veya yenisi yapıldığından satılmasına karar
verilen okul binaları enkazının veya okul yerinin değiştirilmesi dolayısiyle bu
kanuna göre istifade edilmeyecek durumda kalan arsa ve tarlaların satışından
elde edilecek paralar,
j) Sözleşmeler gereğince kısmen veya tamamen yerine
getirilmeyen okul yapım işleri müteahhitlerinden alınacak gecikme ve benzeri
tazminat ve müteahhitlerin irat kaydolunacak teminat akçeleri,
Bütçelerine yukarda yazılı oranlarda ilköğretim
ödeneği koymamış olan idareler, belediye ve köyler için bu ödenekler; bütçeleri
inceleme ve onamaya yetkili makamlar tarafından doğrudan doğruya konur; bu ödeneklerin
mali yılbaşında özel idarelere yatırılması sağlanır.
Kamuoyunda bilinenin aksine görüldüğü gibi
ilköğretim okullarının yeterince kaynağı vardır. Ancak bu kaynakların okul
yapımı, personel giderleri ve demirbaş alımı dışında kalan hiçbir okul gideri
için kullanılmadığını da eklemek gerekiyor.
Bu nedenle her öğretim yılının başında ‘bağış’
tartışmaları yaşanmaktadır. MEB, okullara kayıt sırasında her ne şekilde olursa
olsun velilerden bağış alınmamasını istemekte, okul müdürlükleri ise istisnasız
velileri bağış yapmaya zorlamaktadır. Adrese dayalı kayıt sistemi nedeniyle de
veliler ister istemez çocuklarına iyi bir eğitim aldırmak için istenen bu
bağışları yapmak zorunda kalmaktadır.
Bu kısırdöngünün aşılması için öncelikle;
1. Daha fazla kaynağın eğitim sistemine aktarılması ve
eğitim yatırımlarının artırılması,
2. Eğitime ayrılan kaynakların adil ve dezavantajlı birey/grup/bölgeler
gözetilerek kullanılması,
3. Kaynakların kullanımında ekonomiklik, etkililik
ve verimlilik sağlanabilmesi için işlevsel bir kontrol ve denetim sisteminin oluşturulması,
gerekmektedir (TEDMEM, 2015).
Bu sayede; eğitim sisteminde nitelik ve verimliliğin
sağlanabilmesi, dünya çapındaki eğitimsel gelişmelerin takip edilmesi, ülke
içerisinde eğitime ilişkin değer üretilebilmesi için daha fazla kaynak eğitime
aktarılacak, Ar-Ge temelli yenilikçi uygulamalara yönelik yatırımların artması
sağlanacaktır. Kaynakların adil kullanılması ise, bölgeler ve okullar arasında
gelir dağılımı eşitsizliğinden kaynaklı olarak eğitim çıktılarında oluşan
farklılıkların giderilmesinde rol oynayacak ve pozitif ayrımcılık kapsamında dezavantajlı
kesimlere yönelik iyileştirmeler yapılabilecektir. Eğitim finansmanının kontrol
ve denetiminin sağlanması için kurulacak olan mekanizmalar, aktarılan
kaynakların ekonomiklik, etkililik ve verimlilik temelinde kullanılmasını
garanti altına alacaktır.
Kaynaklar
Anayasa.gov.tr (2015). http://www.anayasa.gov.tr/icsayfalar/mevzuat/1982anayasası.html
Erişim Tarihi: 29.08.2015
R.G. (2015) İlköğretim ve Eğitim Kanunu http://www.resmigazete.gov.tr/main.aspx?home=http://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/10705.pdf&main=http://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/10705.pdf
Erişim Tarihi: 29.08.2015